“Yeni yasada bize sanatçı değil oyuncu densin’”
Özerklikle ilgili yasa çalışmaları nedeniyle Kültür Bakanı Ertuğrul Günay’ı ziyaret eden tiyatrocular, oyunculuğun artık meslek olarak yasalaşması gerektiğini söylediler
TOBAV (Devlet Tiyatrosu Opera ve Bale Çalışanları Vakfı), TOMEB (Tiyatro Oyuncuları Meslek Birliği), Devlet Tiyatroları Sanatçıları Derneği (DETİS) ve Kültür-Sanat-Sen temsilcileri Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’ı ziyaret etti. Basına kapalı gerçekleşen ziyarette dernek ve vakıf temsilcileri
Bakan Günay’dantiyatroların özelleştirilmesi sürecinde kendi taleplerinin göz ardı edilmemesini istedi. Görüşmenin detaylarını Habertürk’e anlatan heyet, Başbakan Tayyip Erdoğan ve Bakan Günay’ın “kapatılma” sözcüğünü kullanmadığını, bazı kişilerin spekülasyon yaratmak için “kapatılma” kelimesini kullandığını söyledi.
MESLEĞİN ADI OYUNCULUK
“Alınacak sözleşmeli personel hangi meslek erbabı olarak çalışacak, o mesleğin tanımının yapılması gerekir” diyen dernek üyeleri, “O mesleğin adı da oyunculuktur” vurgusunu yaptı. Oyuncu tanımının yönetmeliğe daha sonra konulmasını istemediklerini ve kavramın yeni yasayla birlikte aynı anda yürürlüğe girmesini istediklerini söyleyen heyet üyeleri Bakan Günay’a şunları iletti: “Oyunculuk meslek tanımı yapılmadığı sürece sözleşmeli personel vasıfsız işçi gibi görünecektir. Türkiye’de yasalar oyunculuk mesleğini kabul etmek zorunda. Türkiye’de oyunculuk hobi olarak yapılıyor gibi anlaşılıyor. Biz profesyoneliz. Profesyonel de meslek erbabı demek. Eğer biz meslek erbabı isek bizim mesleğimizin adı ne? Bunun adı ‘sanatçı’ değil oyuncudur. Bu karmaşa düzelmezse maaş ve vasıf konusu belirsiz, her şey prosedürsüz kalır.”
SİSTEM AB GİBİ OLSUN
Devlet Tiyatroları’nda yapılacak yasal düzenlemenin dünyanın gelişmiş ülkelerindeki örnekleri gibi olmasını isteyen temsilciler, Bakan Günay’a yeni yasal sistemin Avrupa Birliği’ndeki gibi oluşmasını talep ettiklerini belirtti. “Devlet Tiyatrosu’nu özelleştirmek, Diyanet İşleri Başkanlığı’nı ya da askeri özelleştirmek gibi bir şey” diyen tiyatrocular, ‘Ulusal tiyatronun kapatılması’ gibi sözcüklerin kullanılmasının oyuncuyu ve seyirciyi tedirgin ettiğini ifade etti.
Kaynak : [-]
Aykan ÇUFAOĞLU / ANKARA